top of page

Fareler ve İnsanlar Eserindeki Realitenin Amerikan Rüyası ile Çatışması

Güncelleme tarihi: 8 Ara 2024


Amerika Birleşik Devletleri’nin kültürel ve ideolojik kavramı olarak bilinen Amerikan Rüyası 1930’lu yıllarda ortaya atılmıştır. Amerikan Rüyası; genellikle ABD’de yaşayan insanların fırsat eşitliği, özgürlük ve ekonomik çabalarını ifade eder. Bireylerin yetenekleri, çalışkanlıkları ve çabalarını kullanarak ekonomik ve sosyal alanda başarıya ulaşabileceğine dayanır. "Amerikan Rüyası, hayatın herkes için daha iyi, daha zengin ve daha dolu olması gereken bir ülkenin rüyasıdır. Yetenek ya da başarıya göre herkes için fırsat.” (Truslow,1931) ABD’nin ilkeleri, özellikle “herkesin yaşam, mutluluk ve özgürlük arayışı hakkına sahip olduğu” fikri Amerikan Rüyası’nın temelini oluşturur fakat bu fikir her zaman tüm bireyler için geçerli olamamıştır. Gelir eşitsizliği, ırkçılık, eğitime erişim farklılıkları gibi faktörler bu rüyanın bazı insanlar için imkânsız olduğunu kanıtlamaktadır. Anlatılan durumun en iyi örneklerinden biri John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar eserindeki realite dünyasıdır. Eser, Büyük Buhran döneminde yaşamını sürdürmeye çabalayan ve hayallerini gerçekleştirmeye çalışan işçi sınıfını ele alır. Eserdeki karakterler farklı sosyal ve ekonomik katmanları temsil etmektedir. Karakterlerin hayalleri ve yüzleştikleri gerçeklik arasındaki farklılık Amerikan Rüyası’nın her birey için eşit derecede erişilebilir olmadığının kanıtıdır. Makalede, Fareler ve İnsanlar eserindeki realitenin Amerikan Rüyası ile sosyal ve ekonomik alanda çatışması ele alınmıştır. 


Fareler ve İnsanlar eserindeki karakterler ekonomik olarak 4 katmana ayrılmaktadır. Bu katmanlar; yönetici katmanı, orta düzey işçiler, alt düzey işçiler ve ekonomik olarak dışlanmışlar diye ayrılabilir. Amerikan Rüyası bu 4 katman için de aynı derecede ulaşılabilir olmamıştır. Örnek verilecek olunursa; “Siz kendinizi kandırıyorsunuz. Dır dır konuşup duruyorsunuz ama toprak falan alacağınız yok. Seni tabutla götürecekleri güne kadar burada temizlik yapacaksın: Çok gördüm böylelerini.” (Steinbeck,1937,78). Bu alıntıda ekonomik olarak alt katmana mensup karakterlerden biri olan Crooks’un diğer işçilere hayallerinin asılsız olduğu hakkında sitem ettiği görülmektedir. Amerikan Rüyası fikrinin ortaya atılmasıyla beraber ülkedeki çoğu insanın aklında başarılı ve refah seviyesi yüksek bir birey olma fikri vardı. Bu fikre alt sınıftaki insanlar da dahildi. Çünkü Amerikan Rüyası onlara “eğer yetenekli ve iyi bir eğitim almışsanız siz de başarılı ve maddi geliri yüksek insanlardan olabilirsiniz” fikrini aşılıyordu. Bir süre sonra proletarya sınıfı umudunu yitirmeye başladı çünkü çalıştıkları yerlerde üst düzey bir performans sergileseler bile kazandıkları para yeterli değildi. Buna ek olarak çevre baskısı ile beraber umutları iyice tükeniyor, hayallerini gerçekleştirmek için kullanacakları parayı başka yollarla harcıyorlardı. “Başarabileni hiç görmemiştim; topraksızlıktan aklını oynatacak hale gelenleri, öylesine özlem duyanları gördüm ama, her seferinde paraları genelevde ya da kumarda hiç ettiler…” (Steinbeck,1937:79). Alıntıyla beraber bu durum desteklenmektedir. Eserde de ana karakterlerden George ve Lennie, yeni bir çiftliğe geldiklerinde idealleri ve hayalleri vardı. İkisi de beraber toprak sahibi olmak istiyorlardı. Çiftlikte zaman geçirince bir süre sonra bu ideallerinden uzaklaşmaya başladılar. Kitabın en sonunda da George Lennie’yi öldürünce toprak hayalini de öldürmüş oldu. 


Fareler ve İnsanlar eserindeki sosyal yapı ekonomik yapı gibi 4 gruba ayrılmaktadır: Çiftlik yöneticileri, gezici tarım işçileri, kadınlar ve azınlıklar. Sosyal olarak çiftlik yöneticilerinin hayallerini gerçekleştirmesi proletarya sınıfına nazaran daha olasıdır. Bu durumun işverenler ve işçi arasındaki sosyal etkileşimler üzerinde de etkileri bulunmaktadır. Yönetici sınıf, kendilerini proletarya sınıfından daha üst bir seviyede görmeye başlamış ve tutum ve davranışlarını bu görüşe göre şekillendirmiştir. Özellikle azınlık sınıfı yönetici sınıf tarafından sosyal olarak toplumdan soyutlaştırılmıştır çünkü azınlık sınıfının hayallerini gerçekleştirme ihtimali bulunmamaktadır. Bu duruma örnek olarak azınlık sınıfından siyahi bir birey olan Crooks’un toplum tarafından soyutlanması verilebilir. “Öyleyse haddini bil zenci parçası sen de! Seni ilk ağaçta sallandırıveririm valla. O kadar kolay olur ki, eğlenmeye bile vaktimiz olmaz.” (Steinbeck,1937:83). Aynı durum toplumun kadınları için de geçerliliğini korumaktadır. Eserin olay örgüsünün anlatıldığı dönemde toplum, kadınları farklı bir sınıf olarak tutmuştur. Kadın ve erkek bireylerin eşit olması gibi bir durum söz konusu olmamıştır. Bu durum dönemde kadınların sahip oldukları potansiyellere rağmen erkek egemen bir toplumda söz sahibi olamadığının ve her zaman ikinci plana atılmış birey olarak görüldüklerinin bir göstergesidir. Bu duruma örnek olarak Curley’in karısı verilebilir. Çiftlik sahibinin oğlunun karısı olsa bile kitapta adı “Curley’in karısı” olarak geçmektedir. Durum desteklenecek olunursa; 

“Derken bir tiyatro geldi, oradan bir oyuncuyla tanıştım. Bana tiyatroya katılabilirsin, dedi. Ama annem bırakmadı. On beş yaşındayım diye izin veremezmiş güya. Oysa adam gelebilirsin demişti. Gitseydim şimdi böyle mi olurdu?” (Steinbeck,1937:91)


Bu alıntıda Curley’in karısının başarılı olmaya eğilimli olduğunu ancak kadın olduğu için başarısının engellendiği gözlemlenmektedir. Amerikan Rüyası’na göre sınıf, katman, cinsiyet fark etmeksizin insanlar başarılı olabilir. Fareler ve İnsanlar eserinde ise bireyler cinsiyetine, ırkına, sınıfına göre ayrılmış ve sosyal yapıdaki katmanların hayallerine erişme olasılığının eşit olmadığı gözlemlenmiştir. 


Makalede Fareler ve İnsanlar eserindeki realitenin Amerikan Rüyası ile sosyal ve ekonomik alanda nasıl çatıştığı ele alınmıştır. Eser, Amerika Birleşik Devletleri'nin Büyük Buhran dönemindeki ekonomik ve sosyal koşullarını çarpıcı bir şekilde yansıtmaktadır. Ekonomik olarak refah seviyesi yüksek olan yönetici (işveren) sınıfı proletarya sınıfının başarılı olmasına, hayallerini gerçekleştirmesine engel olmuş ve bu durum Amerikan Rüyası ile çelişmiştir. Özellikle George ve Lennie'nin, küçük bir çiftlik sahibi olma hayalleri, ekonomik sistemin kurbanı olmuştur. Bu, Amerikan Rüyası'nın en önemli vaatlerinden biri olan fırsat eşitliği ve ekonomik özgürlüğün bir rüyadan ibaret olduğunu ortaya koymuştur. Sosyal olarak ise azınlıklar, engelli bireyler ve kadınlar toplum tarafından soyutlanmış ve dışlanmıştır. Crooks, siyahi olduğu için ırkçılıkla, Lennie'nin zihinsel engeli nedeniyle ayrımcılıkla ve Curley'nin karısı cinsiyeti nedeniyle toplumdan dışlanmıştır. Bu kişilerin maruz kaldığı sosyal dışlanma, potansiyellerini gerçekleştirmelerine ve toplumsal merdiveni tırmanmalarına engel olmuştur. Bu durum, Amerikan Rüyası'nın vaat ettiği sosyal hareketlilik ve kişisel başarı idealleri ile çatışmaktadır. Sonuç olarak, Fareler ve İnsanlar eserinde anlatılan gerçeklik, Amerikan Rüyası ile hem ekonomik hem de sosyal olarak uyumsuzluk içinde olduğu gözlemlenmiştir. Bu uyumsuzluk, Amerikan Rüyası'nın herkes için eşit olarak erişilebilir bir ideal olmadığını göstermektedir ve toplumsal adaletsizliklerin bu rüyanın gerçekleşmesini engellediğini göstermektedir. 




Kaynakça:


Adams,JamesTruslow.“TheAmericandream.” https://olysmith.weebly.com/uploads/3/0/6/6/30669359/the_american_dream.pdf. Accessed 27 May 2024.

Steinbeck, John. Fareler ve Insanlar. Sel Yayincilik, 2020.

bottom of page